Rize’de Sağlık Turizmi

Mustafa Yılmaz

Dünya’da ve Türkiye’de son yıllarda yükselen sağlık turizminin aynı zamanda önemli bir alternatif turizm çeşidi olduğunu, turizmin artık sadece eğlence ile sınırlı olmadığını, sağlık turizminin ülkeye kazandırdığı katma değer, diğer turizm çeşitlerine göre 25 kat fazladır.Doğu Karadeniz’in coğrafi ve stratejik konumu,iklimi ve çevresindeki 4 saatlik uçuş mesafesinde yaşayan 350 milyon insan potansiyeli ile önemli bir konumda olduğunu, Orta Doğu ve Kafkas ülkeleri ile son zamanlarda sağlanan vize muafiyetleri,sınırlarda sağlanan kolaylıklar,siyasi ve kültürel ilişkiler ile bu bölgelerden yöremize yapılan seyahatlerde önemli artış sağlanmıştır.

Bu süreçte bölgemizi alt ve üst yapısıyla her yönden iyi hazırlarsak sağlık alanında yapacağımız yatırımlarla ve çekeceğimiz yatırımcılarla sağlık turizminde de vazgeçilmez olacağımız kesindir.Doğu Karadeniz Bölgemizi ziyaret eden yerli ve yabancı turist sayısının 2014 yılında yüzde 25 artış göstererek 5 milyonu aşmıştır.

Doğu Karadeniz ileri teknoloji kullanan eğitimli insan gücü,yaylaları,kaplıcaları ve doğal güzellikleri ile sağlık turizmi için gerekli altyapıya sahip bir bölgedir.Bölgemiz,sağlık sektöründe yapılabilecek her türlü özel yabancı yatırım için gerekli olanaklara hazırdır.Ülkelerinde olmayan doğa,iklim şartları nedeniyle ve kültürel benzerlik faktörleri de göz önünde bulundurulduğunda bölgemiz,Orta Doğu ülkeleri içinde önemli bir sağlık ve termal turizm destinasyon merkezi olabilecek konumdadır.

Doğu Karadeniz,sağlık alanında gerek iklim şartları, gerekse konumu itibarıyla yaşlı bakımı ve rehabitilasyon merkezlerinin kurulması, işletilmesi ve bu alanda sağlık hizmetleri sunulmasında da önemli potansiyele sahiptir.

Recep Tayip Erdoğan eğitim ve araştırma hastanesinde kurulan onkoloji merkezi;Rize merkez ve ilçeleri,trabzon’un doğu kesiminde kalan ilçeler,Artvin ve ilçeleri,Gümüşhane ve Bayburt’uda kapsayan yakın çevreye rahatlıkla hizmet verecek,ayrıca Gürcistan ve Azerbaycan gibi ülkelere de sağlık turizmini geliştirerek ülke ekonomisine katkı sağlamak amacında bir merkez olmayı hedeflemektedir.

Rize’de İkizdere ve Ayder kaplıcaları bu konuda lider marka olacak tesislere sahiptir.sağlık bakanlının tedavi amaçlı hastalarına önereceği ve maddi bakımdan maliyetinin sosyal güvenlik kurumları ödenebileceği şekilde çalışmaların yapılması için önayak olmalıyız.Sağlık için hele bölgemizde çok yaygın olan romatizma vs. benzer hastalıklar için tedavi edici özelliği olan 70 derece sıcaklıkta ve mineral bakımından çok zengin İkizdere ılıca köyündeki Ridos’u bu amaçla insanımıza kazandırmalıyız.

Termal tesislerin Sağlık Bakanlığı işbirliği ile sosyal güvenlik kapsamında tedavi amaçlı kullanılması halinde bölgedeki tesislerin tamamı başta İkizdere Ridos ve Ayder olmak üzere 12 ay sosyal güvenceli sağlık hizmeti vermeleri halinde ekonomik yönden de bölge gelişmesine katkı verilmiş olacaktır.Sağlık turizminde hava ulaşımı çok önemlidir.Özellikle gelen hastalar ve ziyaretçiler uçakdan indikden kısa bir süre sonra hastaneye veya gidecekleri yere ulaşmak istiyorlar.Rize ilinde havaalanı olmaması şimdiye kadar Rize’nin sağlık turizminde yeteri kadar pay alamamasına sebeb olmuştur.

İnşallah proje aşamasında olan,önümüzdeki yıllarda havaalanın açılacak olmasıyla da Rize ili sağlık turizmindeki yerini ve Rize’nin ekonomisine güç katacaktır.Bölgemiz sağlık turizminin geliştirilmesi için öncelikle tanıtım imkanlarının geliştirilmesi, sağlık merkezlerini ve kurumlarının daha organize hareket edebilecekleri bir yapının oluşturulması, sağlık alanında hareket edebilecekleri bir yapını oluşturulması, sağlık alnında eğitim faaliyeti veren okullarımıza sağlık turizminin tanıtımını yaparak gençlerimizi kazanmak gibi faaliyetlerimizi genişleterek devam edeceğiz.

Doğu Karadeniz Bölgesini bir çekim merkezine dönüştürerek, bölgemizin Dünya’da tanınırlığını artırarak ülkemiz milli gelirine katkı sağlamak en büyük hedefimizdir.